11. Sınıf Felsefe Özeti
1. Ünite: İlkçağ Felsefesi
Doğa Filozofları
İlkçağ felsefesinin başlangıcı, MÖ 6. yüzyılda Anadolu ve Yunanistan’da yaşayan doğa filozoflarına kadar uzanır. Bu filozoflar, doğanın temelini ve işleyişini açıklamaya çalışırken, felsefe tarihinin temel kavramlarını da ortaya atmışlardır.
Doğa filozofları, doğanın tanrılar tarafından yaratıldığına inanmazlardı. Onlara göre, doğa kendi içinde bir düzene sahipti ve bu düzeni anlamak için akıl ve gözlem yeterliydi.
Doğa filozoflarının başlıca temsilcileri şunlardır:
- Thales: Miletli Thales, doğanın temel maddesinin su olduğunu öne sürmüştür.
- Anaksimandros: Miletli Anaksimandros, doğanın temel maddesinin sonsuz ve sınırsız bir madde olduğunu, bu maddeye “apeiron” adını vermiştir.
- Anaximenes: Miletli Anaximenes, doğanın temel maddesinin hava olduğunu öne sürmüştür.
- Pythagoras: Pisagor, sayıların evrende önemli bir rol oynadığına inanmıştır.
- Empedokles: Akragaslı Empedokles, doğanın temel maddesinin dört element olduğunu öne sürmüştür: toprak, su, hava ve ateş.
- Herakleitos: Efesli Herakleitos, her şeyin sürekli değiştiğini ve bu değişimin temelinde ateş olduğunu öne sürmüştür.
- Parmenides: Elealı Parmenides, gerçekliğin değişmez ve bölünmez olduğuna inanmıştır.
- Zenon: Elealı Zenon, Parmenides’in görüşlerini desteklemek için bir dizi paradoks ortaya atmıştır.
Sofistler
Sofistler, MÖ 5. yüzyılda Yunanistan’da yaşayan gezgin filozoflardır. Onlara göre, bilgi görecelidir ve her insanın kendi doğrusu vardır.
Sofistler, doğa filozoflarının bilimsel ve akılcı yaklaşımını eleştirmişlerdir. Onlara göre, doğanın temelini bulmak mümkün değildir. Gerçeklik, insanların ona yüklediği anlamdır.
Sofistler, retorik ve dilbilim alanında önemli çalışmalar yapmışlardır. Onlara göre, bir insanın başarılı olması için iyi bir konuşmacı olması gerekir.
Sofistler, başlıca temsilcileri şunlardır:
- Protagoras: Abdera’lı Protagoras, “İnsan her şeyin ölçüsüdür” sözüyle ünlüdür.
- Gorgias: Leontinili Gorgias, “Hiçbir şey yoktur, olsa bile bilinemez, bilinse bile anlatılamaz” sözüyle ünlüdür.
- Hippias: Elisli Hippias, birçok farklı konuda bilgi sahibi olduğu için “Her şeyi bilen adam” olarak bilinirdi.
Sokrates
Sokrates, MÖ 5. yüzyılda Atina’da yaşamış bir filozoftur. Sokrates, felsefe tarihinin en önemli figürlerinden biridir.
Sokrates, kendinden önceki filozofların doğanın temelini bulmaya çalıştığını, ancak bu yaklaşımın yanlış olduğunu savunmuştur. Ona göre, insan ve toplumu anlamak için önce insanın kendisini anlamak gerekir.
Sokrates, diyalog yöntemini kullanarak öğrencilerini kendi düşünmelerini teşvik ederdi. Ona göre, doğru bilgiye ulaşmanın tek yolu, kendi düşüncelerimizi eleştirel bir şekilde sorgulamaktır.
Sokrates, Atina’da demokrasi karşıtı bir grupla ilişkili olduğu gerekçesiyle ölüm cezasına çarptırılmıştır.
Platon
Platon, MÖ 4. yüzyılda Atina’da yaşamış bir filozoftur. Platon, Sokrates’in öğrencisi ve felsefe tarihinin en önemli filozoflarından biridir.
Platon, gerçekliğin iki farklı boyutu olduğunu öne sürmüştür: duyulur dünya ve duyulamaz dünya. Duyulur dünya, duyularımızla algıladığımız dünyadır. Duyulamaz dünya ise, gerçekliğin temelini oluşturan ve duyularımızla algılayamadığımız dünyadır.
Platon’a göre, gerçek bilgi, duyulamaz dünyada bulunur. Bu bilgiye ulaşmanın tek yolu, akıl yürütmektir.
Platon, “İdealar Kuramı”nı ortaya atmıştır. Ona göre, her şeyin bir ideası vardır. İdealar, duyulur dünyadaki nesnelerin gerçek modelleridir.
Platon, “Devlet” adlı eserinde ideal devlet düzenini anlatmıştır. Ona göre, ideal devlette insanlar, yeteneklerine göre farklı sınıflara ayrılmalıdır.
Aristoteles
Aristoteles, MÖ 4