Orhun Yazıtlarını Kim Buldu

Orhun Yazıtlarını Kim Buldu?

Orhun Yazıtları, Moğolistan’ın kuzeyinde, Orhun Nehri vadisinde bulunan ve Türk tarihinin en önemli yazılı kaynaklarından biri olan yazıtlardır. Bu yazıtlar, 8. yüzyılda Göktürk Kağanlığı döneminde yazılmış ve Kül Tigin, Bilge Kağan ve Tonyukuk adında üç önemli Göktürk hükümdarının anılarını ve başarılarını anlatmaktadır.

Orhun Yazıtları, 1889 yılında Rus arkeolog Nikolay Yadrintsev tarafından bulunmuştur. Yadrintsev, Rus Coğrafya Cemiyeti adına Moğolistan’da araştırmalar yapmaya gönderilmişti. 18 Temmuz 1889’da, Orhun Nehri kıyısında, iki büyük yazıt gördü. Bu yazıtların üzerindeki yazıları okuyamayan Yadrintsev, yazıtları fotoğrafladı ve Rusya’ya geri döndüğünde, Rus Türkolog Vasili Radlov’a gösterdi. Radlov, yazıtların Göktürk alfabesi ile yazılmış olduğunu tespit etti.

Radlov, yazıtların çözülmesine yardımcı olmak için Danimarkalı dilbilimci Vilhelm Thomsen’den yardım istedi. Thomsen, yazıtların üzerinde uzun süre çalıştıktan sonra, 15 Aralık 1893’te Kopenhag Bilimler Akademisi’nin bir toplantısında, yazıtların Göktürk alfabesi ile yazılmış olduğunu ve Eski Türkçenin bir lehçesi olduğunu açıkladı.

Thomsen’in bu keşfi, Türk tarihi ve kültürü için büyük bir öneme sahipti. Orhun Yazıtları, Türklerin tarihini, kültürünü ve dilini öğrenmek için önemli bir kaynaktır. Bu yazıtlar, Türklerin ilk yazılı eserleridir ve Türklerin Orta Asya’da önemli bir güç olduğunu göstermektedir.

Orhun Yazıtlarının Önemi

Orhun Yazıtları, Türk tarihinin en önemli yazılı kaynaklarından biridir. Bu yazıtlar, Türklerin tarihini, kültürünü ve dilini öğrenmek için önemli bir kaynaktır. Orhun Yazıtlarının önemi şu şekilde sıralanabilir:

  • Türklerin tarihini öğrenmemize yardımcı olur. Orhun Yazıtları, Türklerin 8. yüzyıldaki yaşamlarını, siyasi durumlarını, askeri başarılarını ve kültürel özelliklerini anlatmaktadır. Bu yazıtlar, Türklerin Orta Asya’da önemli bir güç olduğunu göstermektedir.
  • Türklerin kültürünü öğrenmemize yardımcı olur. Orhun Yazıtları, Türklerin dini inançlarını, geleneklerini, törelerini ve edebiyatını yansıtmaktadır. Bu yazıtlar, Türklerin zengin bir kültüre sahip olduğunu göstermektedir.
  • Türk dilinin gelişimini anlamamıza yardımcı olur. Orhun Yazıtları, Eski Türkçenin en eski yazılı örneklerinden biridir. Bu yazıtlar, Eski Türkçenin özelliklerini ve Türk dilinin gelişimini anlamamıza yardımcı olmaktadır.

Orhun Yazıtlarının Çözümlenmesi

Orhun Yazıtları, Göktürk alfabesi ile yazılmıştır. Göktürk alfabesi, 38 harften oluşan bir alfabedir. Bu alfabe, Çin alfabesinden uyarlanmıştır.

Orhun Yazıtlarının çözümlenmesi, uzun ve zorlu bir süreçtir. Thomsen, yazıtların çözümünde, Radlov’un yardımının yanı sıra, Çin kaynaklarından da yararlanmıştır. Thomsen, yazıtların çözümünde şu yöntemleri kullanmıştır:

  • Yazıtların üzerinde bulunan bazı kelimelerin anlamını, Çin kaynaklarından öğrenmiştir.
  • Yazıtların üzerinde bulunan bazı kelimelerin benzerlerini, diğer Türk dillerinde bulmuştur.
  • Yazıtların üzerinde bulunan bazı kelimelerin anlamını, karşılaştırmalı dilbilim yöntemleri kullanarak çıkarmıştır.

Thomsen’in çalışmaları sonucunda, Orhun Yazıtları çözülmüş ve Türk tarihi ve kültürü için önemli bir kaynak haline gelmiştir.

Orhun Yazıtlarının Türkiye’ye Getirilmesi

Orhun Yazıtları, bulundukları yerlerden alınarak, güvenli bir şekilde korunmaları için Türkiye’ye getirilmiştir. Bu yazıtlar, 1934 yılında Ankara’da, Anıtkabir’in yanındaki Orhun Abideleri Müzesi’ne yerleştirilmiştir.

Orhun Yazıtları, Türkiye’nin en önemli tarihi ve kültürel miraslarından biridir. Bu yazıtlar, Türklerin tarihini, kültürünü ve dilini öğrenmek için önemli bir kaynaktır.


Yayımlandı

kategorisi