Tampere Sistemi Kim Buldu

Tampere Sistemi ve Tarihçesi

Tampere sistemi, 12 yarım tondan oluşan bir tam oktavın eşit aralıklarla akort edildiği bir sistemdir. Bu sistem, 19. yüzyılda Alman besteci ve müzik teorisyeni Johann Philipp Kirnberger tarafından geliştirilmiştir.

Kirnberger’den önce, klavyeli çalgıların akortunda kullanılan sistemler, eşit olmayan aralıklara dayanıyordu. Bu sistemlerde, oktavın bazı sesleri diğerlerine göre daha yakın veya daha uzaktı. Bu durum, bazı armonik akorların ve melodilerin daha uyumlu veya daha uyumsuz duyulmasına neden oluyordu.

Kirnberger, eşit aralıklarla akort edilen bir sistemin, tüm akorların ve melodilerin daha uyumlu duyulmasını sağlayacağını savundu. Bu nedenle, 12 yarım tondan oluşan bir tam oktavın eşit aralıklarla akort edildiği bir sistem geliştirdi.

Kirnberger’in sistemi, ilk başta pek kabul görmedi. Ancak, 19. yüzyılın ilerleyen yıllarında, giderek daha fazla yaygınlaşmaya başladı. 20. yüzyılda ise, uluslararası sanat müziğinde 12 ton müziğinin yaygınlaşması ile birlikte, eşit tampere sistemi, klavyeli ve perdeli çalgılar için ortak bir akort sistemi olarak kabul gördü.

Tampere Sisteminin Avantajları ve Dezavantajları

Tampere sisteminin en önemli avantajı, tüm akorların ve melodilerin daha uyumlu duyulmasını sağlamasıdır. Bu durum, özellikle 12 ton müziğinin yaygınlaşması ile birlikte, eşit tampere sisteminin daha da önem kazanmasına neden olmuştur.

Tampere sisteminin bir diğer avantajı, akort işleminin daha kolay olmasıdır. Eşitsiz tamperemanlı sistemlerde, her perdenin akortu için farklı bir hesaplama yapılması gerekir. Ancak, eşit tampere sistemde, tüm perdeler aynı aralıklarla akort edildiği için, işlem daha basittir.

Tampere sisteminin dezavantajlarından biri, bazı geleneksel müzik türlerinin daha az uyumlu duyulmasına neden olmasıdır. Örneğin, eski Türk müziğinde kullanılan makamlar, eşit tampere sisteminde tam olarak duyulmayabilir.

Tampere sisteminin bir diğer dezavantajı, bazı armonik akorların daha uyumlu duyulmasına neden olmasıdır. Bu durum, bazı müzisyenlerin, eşit tampere sisteminin müziğin duygusallığını azalttığını savunmasına neden olmuştur.

Tampere Sisteminin Türleri

Tampere sistemi, temel olarak iki türde incelenebilir:

  • Eşit tampere: Bu sistemde, oktavın her yarım tonu aynı aralıklarla akort edilir. Bu durum, tüm akorların ve melodilerin daha uyumlu duyulmasını sağlar.
  • Eşitsiz tampere: Bu sistemde, oktavın bazı yarım tonları diğerlerine göre daha yakın veya daha uzaktır. Bu durum, bazı akorların ve melodilerin daha uyumlu veya daha uyumsuz duyulmasına neden olur.

Eşitsiz tampere sistemleri, eşit tampere sistemine göre daha eskidir. Bu sistemler, özellikle geleneksel müzik türlerinde kullanılmaktadır.

Tampere Sisteminin Geliştirilmesi

Tampere sistemi, 19. yüzyıldan beri çeşitli bilim insanları ve müzisyenler tarafından geliştirilmiştir. Bu çalışmalar sonucunda, eşit tampere sistemin daha doğru ve hassas bir şekilde hesaplanabilmesi mümkün olmuştur.

1876 yılında Alexander J. Ellis tarafından ortaya konan cent sistemi, eşit tamperemanın hesaplanmasında önemli bir dönüm noktası olmuştur. Cent sistemi, oktavın her yarım tonunun frekans oranını cent cinsinden ifade eder. Bu sistem sayesinde, eşit tamperemanın hesaplaması daha kolay ve doğru hale gelmiştir.

  1. yüzyılda, eşit tampere sisteminde yapılan bir diğer önemli gelişme, elektronik akort cihazlarının geliştirilmesi olmuştur. Bu cihazlar sayesinde, eşit tampere sistemi daha hızlı ve doğru bir şekilde uygulanabilmektedir.

Sonuç

Tampere sistemi, klavyeli ve perdeli çalgılar için kullanılan en yaygın akort sistemidir. Bu sistem, tüm akorların ve melodilerin daha uyumlu duyulmasını sağlaması ile birlikte, akort işleminin daha kolay olması nedeniyle tercih edilmektedir.


Yayımlandı

kategorisi