İftira Atanın Akıbeti
İftira, gerçek olmayan bir şeyi başkasına isnat etme eylemidir. İftira, bir kişinin itibarını zedelemek, onu toplumda küçük düşürmek veya zarar vermek amacıyla yapılabileceği gibi, kasıtlı olarak veya bilmeden de yapılabilir.
İftira, hem hukuki hem de ahlaki açıdan kabul edilemez bir davranıştır. Hukuken, iftira, Türk Ceza Kanunu’nun 267. maddesinde düzenlenen bir suçtur. İftira suçunun cezası, basit hallerde bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasıdır.
Ahlaki açıdan bakıldığında, iftira, yalan söylemenin ve başkalarının hakkına tecavüz etmenin bir türüdür. İftira atan kişi, başkasının şeref ve haysiyetini zedelemekte, onun kişilik haklarına zarar vermektedir.
İftiranın akıbeti, iftiranın niteliğine, iftiraya uğrayan kişinin durumuna ve iftira eden kişinin amacına göre değişebilir.
Hukuksal Açıdan İftiranın Akıbeti
İftira suçu, takibi şikâyete bağlı bir suçtur. Bu nedenle, iftiraya uğrayan kişi, iftira eden kişiden şikayetçi olmadıkça, iftira suçu hakkında dava açılmaz.
İftira suçu, iftiraya uğrayan kişi tarafından şikayet edildikten sonra, Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma başlatılır. Soruşturma sonucunda, Cumhuriyet Savcısı, iftiraya uğrayan kişinin şikayetini haklı bulduğu takdirde, iftira eden kişi hakkında iddianame düzenler ve dava açar.
Dava sonucunda, iftiraya uğrayan kişinin şikayeti haklı bulunursa, iftira eden kişi, Türk Ceza Kanunu’nun 267. maddesine göre cezalandırılır.
Ahlaki Açıdan İftiranın Akıbeti
İftira atan kişi, hem iftiraya uğrayan kişinin hem de kendi vicdanının huzurunu bozmaktadır. İftira atan kişi, iftiraya uğrayan kişinin itibarını zedelemekte, onun toplumda saygınlığını kaybetmesine neden olmaktadır. Ayrıca, iftira atan kişi, kendi vicdanının huzurunu da bozmakta, kendini suçlu hissetmektedir.
İftira, hem iftiraya uğrayan kişinin hem de iftira eden kişinin hayatını olumsuz yönde etkilemektedir. İftiraya uğrayan kişi, iftira nedeniyle maddi ve manevi zararlara uğrayabilir. İftira eden kişi ise, iftiranın ortaya çıkması durumunda, hukuki ve ahlaki olarak cezalandırılabilir.
Dini Açıdan İftiranın Akıbeti
İftira, İslam dininde de yasaklanmış bir davranıştır. Kur’an-ı Kerim’de, iftira atan kişilerin cehennemde cezalandırılacağı belirtilmektedir.
Nûr Suresi, 23. Ayet:
Namuslu, ırzına sahip mümin kadınlara zina isnadında bulunanlar, dünya ve ahirette lanetlenmişlerdir. Onlar için büyük bir azap vardır.
Hadislerde İftira
Peygamber Efendimiz (s.a.v.), iftiranın büyük bir günah olduğunu söylemiştir.
**Ebû Hüreyre’den (r.a.) rivayet edildiğine göre, Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:
“Kim bir hata yapar veya kasıtlı olarak günah işler ve onu bir suçsuzun üzerine atarsa büyük bir bühtan (iftira) ve apaçık bir günah yüklenmek demektir.” (Buhârî, Edeb, 33)
İftiranın Zararları
İftira, hem iftiraya uğrayan kişi hem de iftira eden kişi için birçok zarara yol açabilir.
İftiraya Uğrayan Kişi İçin Zararlar
- İtibarının zedelenmesi
- Toplumda saygınlığının kaybetmesi
- Maddi ve manevi zarara uğraması
- Psikolojik sorunlar yaşaması
İftira Eden Kişi İçin Zararlar
- Hukuki olarak cezalandırılması
- Ahlaki olarak suçlu hissetmesi
- Vicdan azabı çekmesi
- Psikolojik sorunlar yaşaması
İftiradan Korunma Yolları
İftiradan korunmak için bazı önlemler alınabilir.
- Başkaları hakkında konuşurken dikkatli olmak
- Kanıtlara dayalı olmayan bilgilere inanmamak
- İftira edildiğini düşünen kişi, delilleri toplayarak