Acımak Romanının Özeti
Reşat Nuri Güntekin’in 1928 yılında yayınlanan Acımak romanı, küçük yaşta gördüğü kötü muamelelerden dolayı acıma duygusu olmayan bir öğretmenin babasının vefatından sonra onun günlüğü okuyarak babası ve hayatı hakkındaki gerçekleri öğrenmesini konu alır.
Romanın başkişisi Zehra, İstanbul’da yaşayan genç ve yetenekli bir öğretmendir. Zehra, çocukluğunda annesi ve anneannesinin baskıları altında büyümüştür. Annesi ve anneannesi, Zehra’yı sürekli eleştirmiş, ona hiçbir zaman sevgi ve şefkat göstermemişlerdir. Bu durum Zehra’nın içine kapanmasına ve acıma duygusunu kaybetmesine neden olmuştur.
Zehra, öğretmenlik mesleğini çok ciddiye alır. Öğrencilerine karşı da oldukça katı ve mesafelidir. Öğrencilerin hatalarını asla affetmez ve onlara sürekli kızar. Bu davranışları nedeniyle öğrencilerden ve velilerden sık sık şikayet alır.
Bir gün Zehra’nın babası, kalp krizi geçirerek hayatını kaybeder. Zehra, babasının ölümünden büyük üzüntü duyar. Babasının ölümünden sonra Zehra, babasının eşyalarını karıştırırken bir sandık bulur. Sandıkta, Zehra’nın babasının günlüğü vardır. Zehra, günlüğü okumaya başlar ve babası hakkındaki gerçekleri öğrenir.
Günlükte, Zehra’nın babasının aslında iyi bir insan olduğu, ancak annesi ve anneannesinin baskıları altında ezildiği yazar. Babası, Zehra’yı çok sevmesine rağmen, annesi ve anneannesinin Zehra’ya karşı olan olumsuz tutumlarından dolayı onu evden uzaklaştırmaya karar verir. Zehra’yı öğretmen okuluna yatılı göndererek onu bu kötü ortamdan kurtarmak ister.
Zehra, babasının günlüğünü okuyarak onun gerçek yüzünü öğrenir. Bu durum, Zehra’nın içinde büyük bir değişime neden olur. Artık içinde acıma duygusu oluşmaya başlar. Öğrencilerine karşı daha anlayışlı ve şefkatli olmaya başlar.
Zehra, bir gün okulda öğrencilerinden biri olan Mahmut’un babasının ölüm haberini alır. Mahmut’un babası, köyde bir kazada hayatını kaybetmiştir. Zehra, Mahmut’a başsağlığı dilemek için onun evine gider. Mahmut’un annesi ve kardeşlerini görünce, onların acısını paylaşır. Onlarla birlikte ağlar.
Zehra’nın bu davranışı, Mahmut ve ailesini çok etkiler. Zehra’nın artık değiştiğini görürler. Zehra, acıma duygusunu kazanarak daha iyi bir insan olmuştur.
Acımak Romanının Ana Fikri
Acımak romanının ana fikri, acıma duygusunun önemidir. Romanda, Zehra’nın çocukluğunda gördüğü kötü muameleler nedeniyle acıma duygusunu kaybettiği anlatılır. Ancak Zehra, babasının günlüğünü okuyarak onun gerçek yüzünü öğrenir. Bu durum, Zehra’nın içinde büyük bir değişime neden olur. Artık içinde acıma duygusu oluşmaya başlar.
Roman, acıma duygusunun insan ilişkilerinde önemli bir rol oynadığını vurgular. Acıma duygusu, insanların birbirine karşı daha anlayışlı ve şefkatli olmasını sağlar. Acıma duygusu olan insanlar, başkalarının acılarını daha iyi anlayabilir ve onlara yardımcı olmak için çaba sarf edebilirler.
Acımak Romanının Değerlendirmesi
Acımak, Reşat Nuri Güntekin’in en başarılı romanlarından biridir. Roman, sürükleyici bir olay örgüsü ve etkileyici karakterleriyle okuyucuyu etkisi altına alır. Roman, acıma duygusunun önemini vurgulaması açısından da önemlidir.
Romanın bir diğer önemli özelliği ise, kadın karakterlerin güçlü bir şekilde anlatılması. Zehra, romanın başkişisidir ve güçlü bir kadın karakterdir. Zehra, yaşadığı zorluklara rağmen pes etmez ve kendi ayakları üzerinde durmayı başarır.
Acımak romanı, günümüzde de hala ilgiyle okunan bir klasik eserdir. Roman, acıma duygusunun önemini hatırlatarak, okuyuculara önemli mesajlar verir.