Aşısını Kim Bulmuştur

Aşının Tarihçesi ve Buluşları

Aşı, bir kişinin bağışıklık sistemini bir hastalığa karşı eğitmek için kullanılan bir ilaçtır. Aşılar, hastalığa neden olan mikroorganizmaların veya bunların zayıflatılmış veya öldürülmüş formlarını içerir. Aşılar, hastalıklara karşı korumanın en etkili yollarından biridir ve milyonlarca insanın hayatını kurtarmıştır.

Aşıların tarihi, antik çağlara kadar uzanır. Çin, Hindistan ve Mısır gibi eski uygarlıklarda, çiçek hastalığının tedavisi için aşı benzeri uygulamalar yapıldığı bilinmektedir. Ancak, modern aşıların gelişimi, 18. yüzyılda Edward Jenner’ın çiçek aşısını geliştirmesiyle başladı.

Jenner, çiçek hastalığının çiçek hastalığına karşı koruma sağladığını keşfetti. Çiçek hastalığı, ölümcül bir hastalıktır ve o zamanlar dünyanın birçok yerinde yaygındı. Jenner, çiçek hastalığının ortaya çıktığı inekleri sağan süt emikleri olan çocukları gözlemleyerek, bu çocukların çiçek hastalığına yakalanma olasılığının daha düşük olduğunu fark etti.

Jenner, çiçek hastalığının neden olduğu yaralardan alınan sıvıyı, çiçek hastalığına yakalanmamış bir kişiye enjekte ederek aşıyı geliştirdi. Aşı, çiçek hastalığına yakalanma olasılığını önemli ölçüde azalttı ve çiçek hastalığının ortadan kaldırılmasında önemli bir rol oynadı.

  1. yüzyılda, diğer aşılar da geliştirildi. Bu aşılar arasında difteri, boğmaca ve tüberküloz aşıları yer alır. Bu aşılar, bu hastalıkların yaygınlığını ve ölüm oranlarını önemli ölçüde azalttı.

  2. yüzyılda, aşı teknolojisinde önemli gelişmeler yaşandı. Bu gelişmelerden biri, canlı aşıların geliştirilmesiydi. Canlı aşılar, zayıflatılmış veya öldürülmüş mikroorganizmaları içerir. Canlı aşılar, genellikle daha etkilidir ve daha uzun süreli bağışıklık sağlar.

  3. yüzyılda geliştirilen diğer önemli aşılar arasında kızamık, kızamıkçık, kabakulak, çocuk felci, sarı humma ve hepatit aşıları yer alır. Bu aşılar, bu hastalıkların yaygınlığını ve ölüm oranlarını önemli ölçüde azalttı.

  4. yüzyılda, aşı teknolojisinde daha da gelişmeler yaşanmıştır. Bu gelişmelerden biri, DNA aşılarının geliştirilmesiydi. DNA aşıları, hastalığa neden olan mikroorganizmaların DNA’sını içerir. DNA aşıları, vücudun bağışıklık sistemini bu mikroorganizmaları tanımayı ve bunlara karşı savunma geliştirmeyi öğretir.

  5. yüzyılda geliştirilen diğer önemli aşılar arasında meningokok aşısı, HPV aşısı ve Zika aşısı yer alır. Bu aşılar, bu hastalıkların yaygınlığını ve ölüm oranlarını azaltmaya yardımcı olmaktadır.

Aşının Buluşları

Aşıların gelişiminde önemli rol oynayan bazı bilim insanları şunlardır:

  • Edward Jenner: Çiçek aşısını geliştiren İngiliz bilim insanı.
  • Louis Pasteur: Boğmaca, kuduz ve kolera aşılarını geliştiren Fransız bilim insanı.
  • Jonas Salk: Çocuk felci aşısını geliştiren Amerikalı bilim insanı.
  • Albert Sabin: Oral çocuk felci aşısını geliştiren Amerikalı bilim insanı.
  • Maurice Hilleman: Kızamık, kızamıkçık, kabakulak, rubella, grip ve hepatit aşılarını geliştiren Amerikalı bilim insanı.
  • Harald zur Hausen: HPV aşısını geliştiren Alman bilim insanı.

Aşıların Önemi

Aşılar, hastalıklara karşı korumanın en etkili yollarından biridir. Aşılar, milyonlarca insanın hayatını kurtarmıştır ve milyonlarca kişinin daha sağlıklı bir yaşam sürmesini sağlamıştır.

Aşılar, aşağıdakiler dahil olmak üzere birçok hastalığa karşı koruma sağlar:

  • Çiçek
  • Difteri
  • Boğmaca
  • Tüberküloz
  • Kızamık
  • Kızamıkçık
  • Kabakulak
  • Çocuk felci
  • Sarı humma
  • Hepatit A
  • Hepatit B
  • Meningokok
  • HPV
  • Zika

Aşılar, aşağıdakiler dahil olmak üzere birçok fayda sağlar:

  • Hastalıkların önlenmesi
  • Ölüm oranlarının azaltılması
  • Yaşam kalitesinin iyileştirilmesi
  • Ekonomik faydalar

Aşıların Etkileri

Aşılar, genellikle çok güvenlidir ve ciddi yan etkiler nadirdir. Aşıların en yaygın yan etkileri arasında ağrı, kızarıklık ve şişlik yer alır. Bu yan etkiler genellikle hafiftir ve birkaç gün içinde kendiliğinden geçer.

Aşıların bazı nadir yan etkileri arasında alerjik reaksiyonlar ve Guillain-Barré


Yayımlandı

kategorisi