5. Sınıf Fabl Örnekleri
Fabl, insan dışındaki canlılara insan özellikleri verilerek yazılan bir edebiyat türüdür. Bu canlılara genellikle hayvanlar, bitkiler ve nesneler verilir. Fabllarda genellikle iyilik ve kötülük, çalışkanlık ve tembellik, adalet ve haksızlık gibi evrensel değerler işlenir. Fabllar, genellikle bir ders vermek amacıyla yazılırlar.
- sınıf Türkçe dersinde fabllar önemli bir yer tutar. Bu sınıfta öğrenciler, fablların özelliklerini, türlerini ve fabl yazmanın kurallarını öğrenirler. Ayrıca, çeşitli fabl örnekleri okuyarak bu tür hakkında bilgi edinirler.
Fabl Örnekleri
Kaplumbağa ile Tavşan
Bir varmış, bir yokmuş. Ormanın birinde kaplumbağa ile tavşan yaşarmış. Tavşan çok hızlı koşarmış, kaplumbağa ise çok yavaşmış. Bir gün tavşan, kaplumbağaya meydan okumuş.
“Ben seninle bir yarış yapayım,” demiş tavşan. “Sana karşı çok hızlıyım. Elbette kazanırım.”
Kaplumbağa, tavşanın meydan okumasını kabul etmiş. Yarışın yeri ve zamanı kararlaştırılmış.
Yarışma günü geldiğinde, tüm orman hayvanları yarışmayı izlemek için toplanmış. Yarışma başladıktan sonra, tavşan hızla koşmaya başlamış. Kaplumbağa ise yavaş yavaş ilerlemeye devam etmiş.
Tavşan, kaplumbağayı çoktan geride bırakmış. Yarışın bitmesine az bir zaman kala, tavşan bir ağacın altında dinlenmeye karar vermiş.
“Ben bu yarışı çoktan kazandım,” diye düşünmüş tavşan. “Kaplumbağaya yetişmem için çok zaman var.”
Tavşan, ağacın altında uyuya kalmış. Kaplumbağa ise yavaş yavaş ama sabırla koşmaya devam etmiş.
Yarışın bitmesine az bir zaman kala, kaplumbağa tavşana yetişmiş. Kaplumbağa, son metrelerde tavşanı geçmeyi başarmış ve yarışı kazanmış.
Tavşan, kaplumbağanın kazanmasına çok şaşırmış. “Bu nasıl oldu?” diye düşünmüş. “Ben onu çoktan yenmiştim.”
Tavşan, kaplumbağadan yarışın nasıl kazandığını sormuş. Kaplumbağa, “Ben her zaman yavaş ama sabırla yürüdüm,” demiş. “Sen ise yarışı kazanmak için acele ettin ve uyuya kaldın. Ben de bu fırsatı değerlendirerek yarışı kazandım.”
Tavşan, kaplumbağanın sözlerinden çok etkilenmiş. “Sen haklıymışsın,” demiş. “Acele etmekle hiçbir şeyi elde edemezsin. Sabır ve azimle her şeyi başarabilirsin.”
Ağustos Böceği ile Karınca
Bir varmış, bir yokmuş. Ormanın birinde, Ağustos böceği ile karınca yaşarmış. Ağustos böceği, bütün yaz boyunca şarkı söyler, eğlenir, oyun oynarmış. Karınca ise, bütün yaz boyunca çalışır, tohum toplarmış.
Kış geldiğinde, Ağustos böceği aç ve susuz kalmış. Karıncanın yanına gitmiş ve ondan yemek istemiş.
“Lütfen bana yemek ver,” demiş Ağustos böceği. “Ben bütün yaz boyunca şarkı söyledim, eğlendim, oyun oynadım. Şimdi çalışacak gücüm kalmadı.”
Karınca, Ağustos böceği’ne şöyle demiş:
“Sen bütün yaz boyunca şarkı söyledin, eğlendin, oyun oynadın. Ben ise bütün yaz boyunca çalıştım, tohum topladım. Şimdi ben çalışarak biriktirdiklerimi yiyorum. Sen ise bütün yaz boyunca eğlenerek vakit geçirdin. Şimdi bunun cezasını çekiyorsun.”
Ağustos böceği, karıncanın sözlerinden çok utanmış. “Sen haklıymışsın,” demiş. “Artık çalışacağım ve biriktirdiklerimi yiyeceğim.”
Ağustos böceği, karıncanın yanında çalışmaya başlamış. Karınca, Ağustos böceği’ne yardım etmiş. Birlikte çalışarak, kışı atlatmayı başarmışlar.
Zalim Aslan
Bir varmış, bir yokmuş. Ormanın birinde, çok zalim bir aslan varmış. Aslan, bütün orman hayvanlarını korkuturmuş. Bütün hayvanları, aslanın pençelerinden kaçmak için titrermiş.
Bir gün, aslan yaşlı ve güçsüz düşmüş.
Önemli Not: Bu yazı Google Gemini yapay zekası tarafından otomatik olarak oluşturulmuştur ve hatalı bilgiler içerebilir. Düzeltmek için iletişim sayfamızdaki formdan veya yine iletişim sayfamızda bulunan eposta adresi yoluyla bizimle iletişime geçebilirsiniz. Hata varsa hemen düzeltilmektedir.