11. Sınıf Felsefe 3. Ünite: 15. ve 17. Yüzyıl Felsefesi (Rönesans Felsefesi)
- ve 17. yüzyıllar, Avrupa’da önemli bir kültürel ve toplumsal dönüşüm dönemi olan Rönesans’a sahne olmuştur. Bu dönemde, Orta Çağ’ın skolastik felsefesine ve dinsel dogmalarına karşı bir tepki olarak, insan merkezli bir felsefe anlayışı ortaya çıkmıştır. Rönesans felsefesi, insan aklının önemini vurgulamış, bilimsel ve sanatsal gelişmeleri desteklemiş, bireysel özgürlüğü ve laikliği savunmuştur.
Rönesans Felsefesi’nin Temel Özellikleri
Rönesans felsefesi, aşağıdaki temel özelliklere sahiptir:
- İnsan merkezcilik: Rönesans felsefesi, insanı evren ve doğanın merkezi olarak görür. İnsanın akıl ve özgür irade sahibi bir varlık olduğunu savunur.
- Doğalcılık: Rönesans felsefesi, evrenin ve doğanın anlaşılması için bilim ve akıldan yararlanmayı savunur. Skolastik felsefenin doğaüstü açıklamalara yer vermesine karşı çıkar.
- Bireysel özgürlük: Rönesans felsefesi, bireysel özgürlüğün önemini vurgular. İnsanların kendi hayatlarını kendileri belirleme hakkına sahip olduğunu savunur.
- Laiklik: Rönesans felsefesi, dinsel dogmaların toplumsal hayatı baskılamasına karşı çıkar. Din ve devlet işlerinin ayrılmasını savunur.
Rönesans Felsefesi’nin Temsilcileri
Rönesans felsefesi, birçok önemli filozof tarafından temsil edilmiştir. Bu filozoflardan bazıları şunlardır:
- Francesco Petrarca (1304-1374): Rönesans’ın öncülerinden olan Petrarca, insan sevgisini ve doğanın güzelliğini vurgulayan şiirleriyle tanınmıştır.
- Niccolò Machiavelli (1469-1527): Siyaset felsefesinin önemli isimlerinden olan Machiavelli, “Prens” adlı eserinde, mutlak monarşinin ideal bir yönetim biçimi olduğunu savunmuştur.
- Leonardo da Vinci (1452-1519): Rönesans’ın en önemli sanatçılarından olan da Vinci, resim, heykel, mimari, müzik ve mühendislik gibi birçok alanda eserler vermiştir.
- Michelangelo (1475-1564): Rönesans’ın diğer önemli sanatçılarından olan Michelangelo, resim, heykel ve mimari alanında önemli eserler vermiştir.
- Rene Descartes (1596-1650): Modern felsefenin kurucularından olan Descartes, “Düşünüyorum, öyleyse varım” sözüyle ünlüdür.
- John Locke (1632-1704): Aydınlanma döneminin önemli filozoflarından olan Locke, “İnsan aklı doğuştan boş bir levhadır” görüşünü savunmuştur.
- Baruch Spinoza (1632-1677): Monoteizme farklı bir yorum getiren Spinoza, Tanrı’yı evrenle özdeş gören bir felsefe geliştirmiştir.
Rönesans Felsefesi’nin Etkileri
Rönesans felsefesi, Avrupa’nın kültürel ve toplumsal yapısında önemli bir dönüm noktası olmuştur. Bu felsefenin etkisiyle, insan merkezli bir düşünce sistemi yaygınlaşmış, bilimsel gelişmeler hızlanmış, bireysel özgürlük ve laiklik gibi kavramlar güçlenmiştir. Rönesans felsefesi, modern felsefenin temellerini atmıştır.
11. Sınıf Felsefe 3. Ünite Konuları
- sınıf felsefe 3. ünitesi, aşağıdaki konuları kapsamaktadır:
- Rönesans’ın genel özellikleri
- Rönesans felsefesi ve temsilcileri
- Rönesans felsefesi ve modern felsefe
Rönesans’ın Genel Özellikleri
Rönesans, 15. yüzyılın başlarında İtalya’da başlayarak Avrupa’nın diğer bölgelerine yayılan bir kültürel ve toplumsal dönüşüm dönemidir. Bu dönemde, Orta Çağ’ın skolastik felsefesine ve dinsel dogmalarına karşı bir tepki olarak, insan merkezli bir felsefe anlayışı ortaya çıkmıştır.
Rönesans’ın genel özellikleri şunlardır:
- İnsan merkezcilik: Rönesans, insanı evren ve doğanın merkezi olarak görür. İnsanın akıl ve özgür irade sahibi bir varlık olduğunu