Galata’nın Tembel Martısı, Behiç Ak tarafından yazılan, 2011 yılında yayımlanan bir çocuk kitabıdır. Kitap, İstanbul’un tarihi simgelerinden Galata Kulesi’ni merkez alan bir öykü anlatmaktadır.
Öykü, Galata’da yaşayan Hülya adında bir kız çocuğundan başlar. Hülya, hayvanlarla konuşabildiğine inanan, merhametli ve yardımsever bir kızdır. Galata Kulesi’nin yakınında yaşayan Hülya, kulenin bir gün onarıma alınacağını öğrenince çok üzülür. Kulenin çepeçevre bir inşaat perdesiyle kapatılacağını düşünen Hülya, kulede yaşayan martıların ne yapacağını düşünür.
Hülya, martıların kovuculuk yaparak kuleyi terk etmemeleri için bir plan yapar. Planına göre, martıların yiyeceği ve içeceği bir kulübe inşa edecektir. Böylece martıların kulede kalmasını sağlayacağını düşünür.
Hülya, planını uygulamaya koymak için harekete geçer. Öncelikle, martıların yiyebileceği ve içebileceği bir kulübe inşa eder. Kulübeyi, Galata Kulesi’nin yakınındaki bir ağacın üzerine kurar. Kulübenin içine yiyecek ve su koyar.
Hülya’nın çabaları boşa gitmez. Martıların çoğu, Hülya’nın yaptığı kulübeye gelir. Hülya, martıların yemlerini verir ve onlarla konuşur. Martıların da Hülya’yı sevdiğini hisseder.
Bir gün, inşaat çalışmaları başlar. Galata Kulesi’nin etrafı inşaat perdesiyle kapatılır. Hülya, martıların ne yapacağını merak eder.
Ertesi gün, Hülya inşaat perdesinin arkasından martıların seslerini duyar. Martıların, inşaat perdesine tünediğini görür. Hülya, martıların kulübeye gelmediğini düşünür ve üzülür.
Ancak, martıların bir planı vardır. Martıların lideri, Hülya’yı inşaat perdesinin arkasından çağırır. Hülya, inşaat perdesinin arkasındaki martıları görünce çok sevinir.
Martıların lideri, Hülya’ya bir mektup verir. Mektupta, martıların inşaat perdesinin arkasındaki bir boşluktan dışarı çıkabilecekleri yazmaktadır. Martıların lideri, Hülya’ya teşekkür eder ve ona bir armağan verir.
Hülya, martıların armağanını alır. Armağan, bir martının pençe izinden yapılmış bir kolyedir. Hülya, kolyeye çok sevinir ve onu her zaman boynunda taşır.
Galata’nın Tembel Martısı, hayvanlarla dostluğun ve yardımseverliğin önemini anlatan bir öykü. Öykü, çocukların hayvanlara karşı sevgi ve saygı duymalarını, yardımlaşma ve dayanışma ruhunu geliştirmelerini sağlıyor.
Öykünün Temaları
- Hayvanlar ile dostluk: Öykü, hayvanlarla dost olmanın önemini anlatıyor. Hülya, hayvanlarla konuşabildiğine inanan bir kız çocuğudur. O, martıların da kendisi gibi canlı olduğunu ve onlara saygı duyulması gerektiğini bilir. Hülya’nın martıların yiyecek ve içecek bulması için yaptığı çabalar, hayvanlarla dost olmanın önemini gösteriyor.
- Yardımseverlik: Öykü, yardımseverliğin önemini anlatıyor. Hülya, yardımsever bir kız çocuğudur. O, martıların inşaat perdesinin arkasında mahsur kalmamaları için bir plan yapar. Hülya’nın martıların yardımına koşması, yardımseverliğin önemini gösteriyor.
- Sosyal sorumluluk: Öykü, sosyal sorumluluğun önemini anlatıyor. Hülya, martıların inşaat perdesinin arkasında mahsur kaldıklarını görünce çok üzülür. O, martıların yardımına koşmak için harekete geçer. Hülya’nın martıların yardımına koşması, sosyal sorumluluğun önemini gösteriyor.
Öykünün Dili ve Üslubu
Galata’nın Tembel Martısı, sade ve anlaşılır bir dille yazılmış bir öykü. Öykünün dili, çocukların anlayabileceği bir düzeydedir. Öykünün üslubu ise masalsı bir üsluptur. Öykü, olayların ilginç ve merak uyandıracak bir şekilde anlatılması ile çocukların ilgisini çekiyor.
Öykünün Değeri
Galata’nın Tembel Martısı, çocuklara önemli mesajlar veren bir