Hiyeroglif Yazisini Kim Bulmuştur

Hiyeroglif yazısını kim buldu?

Bu sorunun kesin bir cevabı yoktur. Hiyeroglif yazısının, Eski Mısır’ın erken dönemlerinde, MÖ 3200’lü yıllarda ortaya çıktığı düşünülmektedir. Bu dönemde, Mısırlılar, resimler ve semboller kullanarak iletişim kurmaya başlamışlardı. Bu resimler ve semboller, zamanla daha karmaşık hale geldi ve hiyeroglif yazı sistemini oluşturdu.

Hiyeroglif yazı sisteminin mucidi olarak, Eski Mısır mitolojisinde bilgi ve bilgelik tanrısı olan Thoth kabul edilir. Thoth’a göre, hiyeroglif yazısı, ona Tanrıların Kralı Ra tarafından verilmişti.

Hiyeroglif yazı sistemi, başlangıçta, dini metinleri ve ritüelleri kaydetmek için kullanıldı. Daha sonra, tarih, bilim ve sanat gibi diğer alanlarda da kullanılmaya başlandı. Hiyeroglif yazısı, Mısır uygarlığının çöküşüne kadar, yaklaşık 3.500 yıl boyunca kullanıldı.

Hiyeroglif yazısının özellikleri

Hiyeroglif yazı sistemi, bir dil değil, bir yazı sistemidir. Yani, kelimeleri temsil etmek için kullanılan bir dizi sembolden oluşur. Hiyeroglif sembolleri, resimler, semboller ve hatta harflerden oluşabilir.

Hiyeroglif yazı sistemi, üç ana tipten oluşur:

  • Hiyeroglif: Resimsel sembollerin kullanıldığı resmi yazı tipidir.
  • Demotik: Daha basit sembollerin kullanıldığı günlük yazı tipidir.
  • Hieratik: Hiyeroglif ve demotik yazı tiplerinin bir karışımı olan yazı tipidir.

Hiyeroglif yazı sistemi, çok karmaşık bir sistemdir. Bir hiyeroglif sembolün, birden fazla anlamı olabilir. Örneğin, “güneş” sembolü, “güneş”, “gün”, “aydınlık” ve “yaşam” gibi anlamlara gelebilir.

Hiyeroglif yazısının çözülüşü

Hiyeroglif yazısı, Mısır uygarlığının çöküşünden sonra, yaklaşık 1.500 yıl boyunca unutuldu. 18. yüzyılda, Napolyon Bonaparte’ın Mısır’ı işgali sırasında, Rosetta Taşı’nın bulunması, hiyeroglif yazısının çözülmesinde önemli bir adım oldu.

Rosetta Taşı, üç farklı dilde yazılmış bir anıttır. Bu diller, Eski Mısır hiyeroglifleri, Yunanca ve Demotik yazısıdır. Rosetta Taşı’nın bulunması, hiyeroglif yazısının Yunanca ile karşılaştırılmasını sağladı. Bu karşılaştırma, hiyeroglif sembollerinin anlamlarının çözülmesine yardımcı oldu.

  1. yüzyılda, Jean-François Champollion ve Thomas Young gibi bilim adamları, Rosetta Taşı’nı kullanarak hiyeroglif yazısını çözmeyi başardılar. Bu, Eski Mısır tarihini ve kültürünü daha iyi anlamamızı sağladı.

Hiyeroglif yazısının günümüzdeki önemi

Hiyeroglif yazısı, günümüzde de önemli bir yere sahiptir. Eski Mısır’ın zengin kültürünü ve tarihini anlamamıza yardımcı olur. Ayrıca, sanat, mimari ve moda gibi alanlarda da ilham kaynağı olur.

Hiyeroglif yazısı, günümüzde de hala çözülmemiş bazı sırları barındırmaktadır. Örneğin, bazı hiyeroglif sembollerinin anlamları hala tam olarak bilinmemektedir. Bu sembollerin anlamlarının çözülmesi, Eski Mısır hakkındaki bilgimizi daha da artıracaktır.

Sonuç olarak, hiyeroglif yazısını kim bulduğu kesin olarak bilinmemektedir. Ancak, bu yazı sisteminin, Eski Mısır’ın erken dönemlerinde, MÖ 3200’lü yıllarda ortaya çıktığı düşünülmektedir. Hiyeroglif yazı sistemi, çok karmaşık bir sistemdir ve günümüzde de hala önemini korumaktadır.


Yayımlandı

kategorisi