Cumhuriyet Şiirleri
Cumhuriyet, Türk milletinin bağımsızlığını ve egemenliğini kazandığı, çağdaş bir devlet olma yolunda önemli bir adım attığı gündür. Bu önemli gün, her yıl 29 Ekim tarihinde kutlanmaktadır. Cumhuriyet’in kuruluşu, Türk edebiyatında da büyük bir coşku ile karşılanmış ve pek çok şair bu konuya dair şiirler yazmıştır.
Cumhuriyet şiirleri, genellikle coşkulu ve heyecanlı bir dille yazılmıştır. Bu şiirlerde, Cumhuriyet’in kuruluşu ve önemi, milli birlik ve beraberlik duyguları, vatan sevgisi gibi temalar işlenir. Cumhuriyet şiirlerinin bir kısmı, Atatürk’ü ve onun kurduğu Cumhuriyet’i öven bir dille yazılmıştır.
Cumhuriyet şiirleri, Türk edebiyatında önemli bir yere sahiptir. Bu şiirler, Cumhuriyet’in kuruluşunu ve önemini gelecek nesillere aktarmada önemli bir rol oynamaktadır.
Cumhuriyet Şiirleri Örnekleri
Cumhuriyet şiirleri, farklı dönemlerde farklı şairler tarafından yazılmıştır. Bu şiirlerden bazıları şunlardır:
- “29 Ekim” (Faruk Nafiz Çamlıbel)
- “Cumhuriyet” (Orhan Seyfi Orhon)
- “Cumhuriyet Marşı” (Mehmet Akif Ersoy)
- “Cumhuriyet ve Atatürk” (Yahya Kemal Beyatlı)
- “Cumhuriyet Türküsü” (Atatürk)
29 Ekim
Yirmi dokuz Ekim bir bayramdır Bugün neşeliyiz, sefamız var Yurdumuz kurtuldu esaretten Başımızda yüce Atatürk var
Atatürk’ün sayesinde Yurdumuz bağımsız oldu Cumhuriyet kuruldu Atatürk’ün sayesinde
Yirmi dokuz Ekim’i Neşe ve coşkuyla kutluyoruz Yurdumuzu seviyoruz Atatürk’ü minnetle anıyoruz
Cumhuriyet
Ey şanlı Cumhuriyet Yüce Atatürk’ün eseri Yurdumuzu kurtardın Bağımsızlığımızı sağladın
Cumhuriyetimiz kutlu olsun Yüce Atatürk’ün ruhu şad olsun Demokrasimizi koruyalım Cumhuriyetimize sahip çıkalım
Cumhuriyet Marşı
Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; O benimdir, o benim milletimindir ancak.
Çatma, kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal! Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal? Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal Hakkıdır, Hakk’a tapan, milletimin istiklal!
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner aşarım. Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar, Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var. Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar, ‘Medeniyet!’ dediğin tek dişi kalmış canavar?
Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın. Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın. Doğacaktır sana vaadettiği günler Hakk’ın Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
Bastığın yerleri ‘toprak’ diyerek geçme, tanı! Düşün altında binlerce kefensiz yatanı. Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı. Verme, dünyâları alsan da bu cennet vatanı.
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ? Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda! Canı, cananı, bütün varımı alsan da geriye, Davamız uğruna, cânım, cânânım fedâ!
Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker! Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.cumhur