El yordamıyla çoğaltılıyordu. Yani matbaa makinesi yapılmadan önceki zamanlarda bir yazıcılık mesleği vardı ve bunlar oturup sabahtan akşama kadar kitapların kopyasını yazarak çoğaltırlardı.
Tabii ki matbaaya göre oldukça ilkel bir yöntemdi. Çünkü matbaa sayesinde bir günde bir kitabın yüzbinlerce kopyasını çıkartabilirken, el ile yazıldığında bilmem kaç günde ancak bir tanesi bitiyordu.
Mesela Osmanlı’da Kuranı Kerim’i çoğaltmakla meşgul olan büyük bir çalışan grup vardı ve bunlar matbaanın gelmesine karşıydı. Çünkü matbaa gelirse işlerinden olacaktı.