Netflix, son yıllarda orijinal içerik üretimine büyük yatırım yapan bir yayın platformu. Bu yatırımların sonucu olarak, Netflix’te yayınlanan filmler arasında birçok kaliteli yapım bulunuyor. Bu yazıda, Netflix yapımı filmler arasında konusu hakkında Google arama motorunda ilk sayfada çıkacak kadar kaliteli ve en az 1000 kelimeden oluşan bir makale yazacağız.
1. Roma (2018)
Alfonso Cuarón’un yönettiği Roma, 1970’lerde Mexico City’de yaşayan bir ailenin hikayesini anlatıyor. Film, ailenin hizmetçisi Cleo’nun (Yalitza Aparicio) gözünden anlatılıyor. Cleo, ailenin dört çocuğuna bakmakla görevli genç bir kadındır. Ailenin babası (Fernando Cuautle) bir doktor, annesi (Marina de Tavira) ise bir ev hanımıdır. Cleo, ailenin çocuklarıyla yakın bir ilişki kurar ve onların hayatlarının önemli bir parçası haline gelir. Ancak, Cleo’nun kendi hayatı da zorluklarla doludur. Cleo, hamile kalır ve çocuğunu vermek zorunda kalır. Ayrıca, Cleo’nun annesi ölür ve Cleo ailesiyle birlikte yeni bir eve taşınmak zorunda kalır. Roma, Cleo’nun hikayesi aracılığıyla, 1970’lerde Mexico City’deki toplumsal ve siyasi olayları gözler önüne seriyor. Film, eleştirmenler tarafından büyük beğeni topladı ve En İyi Yönetmen, En İyi Yabancı Film ve En İyi Sinematografi dallarında Oscar Ödülü kazandı.
2. The Irishman (2019)
Martin Scorsese’nin yönettiği The Irishman, Frank Sheeran (Robert De Niro) adlı bir kamyon şoförünün hikayesini anlatıyor. Frank, 1950’lerde Teamsters sendikasının başkanı Jimmy Hoffa (Al Pacino) ile tanışır ve onun yakın arkadaşı olur. Frank, Hoffa’nın kirli işlerini yapmaya başlar ve sonunda Hoffa’nın ortadan kaybolmasında rol oynar. The Irishman, Frank’in hikayesi aracılığıyla, 20. yüzyılın ikinci yarısındaki Amerikan tarihinin karanlık yönlerini gözler önüne seriyor. Film, eleştirmenler tarafından büyük beğeni topladı ve En İyi Yönetmen, En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (Joe Pesci) ve En İyi Uyarlama Senaryo dallarında Oscar Ödülü kazandı.
3. Marriage Story (2019)
Noah Baumbach’ın yönettiği Marriage Story, Charlie (Adam Driver) ve Nicole (Scarlett Johansson) adlı bir çiftin boşanma sürecini anlatıyor. Charlie, bir tiyatro yönetmeni, Nicole ise bir oyuncu. Çiftin bir de Henry adında küçük bir oğulları vardır. Charlie ve Nicole, boşanma sürecinde birbirlerine karşı öfke ve kırgınlık duyarlar. Ancak, sonunda çift birbirlerini affeder ve oğulları için dostane bir ilişki kurmayı başarırlar. Marriage Story, boşanmanın zorlu sürecini gerçekçi ve dokunaklı bir şekilde anlatıyor. Film, eleştirmenler tarafından büyük beğeni topladı ve En İyi Film, En İyi Erkek Oyuncu (Adam Driver), En İyi Kadın Oyuncu (Scarlett Johansson) ve En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Laura Dern) dallarında Oscar Ödülü’ne aday gösterildi.
4. The Power of the Dog (2021)
Jane Campion’un yönettiği The Power of the Dog, 1920’lerde Montana’da yaşayan iki kardeşin hikayesini anlatıyor. Phil (Benedict Cumberbatch) ve George (Jesse Plemons) adlı kardeşler, bir çiftlikte birlikte yaşamaktadırlar. Phil, sert ve acımasız bir adamdır. George ise, Phil’in aksine yumuşak huylu ve nazik bir adamdır. Phil, George’un yeni eşi Rose’a (Kirsten Dunst) ve Rose’un oğlu Peter’a (Kodi Smit-McPhee) karşı düşmanca davranır. Phil, Rose ve Peter’ı hayatlarından çıkarmak için elinden geleni yapar. The Power of the Dog, erkeklik, aile ve şiddet gibi temaları işleyen karanlık ve rahatsız edici bir film. Film, eleştirmenler tarafından büyük beğeni topladı ve En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Erkek Oyuncu (Benedict Cumberbatch), En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Kirsten Dunst) ve En İyi Uyarlama Senaryo dallarında Oscar Ödülü’ne aday gösterildi.
5. Don’t Look Up (2021)
Adam McKay’in yönettiği Don’t Look Up, dünyaya yaklaşan bir kuyrukluyıldızın hikayesini anlatıyor. Kate Dibiasky (Jennifer Lawrence) ve Randall Mindy (Leonardo DiCaprio) adlı iki gökbilimci, kuyrukluyıldızın dünyaya çarpacağını ve gezegeni yok edeceğini keşfederler. Kate ve Randall, bu bilgiyi yetkililere iletmeye çalışırlar. Ancak, yetkililer Kate ve Randall’a inanmazlar. Kate ve Randall, sonunda kuyrukluyıldızın dünyaya çarpmasını önlemek için kendi başlarına harekete geçmek zorunda kalırlar. Don’t Look Up, iklim değişikliği, medya ve siyaset gibi konuları ele alan hicivli bir film. Film, eleştirmenler tarafından karışık eleştiriler aldı. Ancak, film izleyiciler tarafından büyük ilgi gördü ve Netflix’in en çok izlenen filmlerinden biri oldu.