Sözlü Ve Yazılı Kültür Walter Ong Özet

Sözlü ve Yazılı Kültür: Walter Ong’un Çalışmaları

Walter Ong, 20. yüzyılın önde gelen medya teorisyenlerinden biriydi. Çalışmaları, sözlü ve yazılı kültür arasındaki ilişkiyi anlamamıza önemli katkılarda bulundu. Ong, sözlü kültürün, yazılı kültürden önce gelen ve farklı bir düşünce ve ifade biçimine sahip olduğunu savundu.

Sözlü Kültürün Özellikleri

Ong’a göre, sözlü kültürün en önemli özelliklerinden biri, sözlü sözün geçici olmasıdır. Sözlü söz, söylenirken vardır ve söylenmeyi bıraktığında ortadan kalkar. Bu nedenle, sözlü kültürde bilgi ve fikirlerin aktarımı, yazılı kültürdeki kadar kalıcı değildir.

Sözlü kültürün bir diğer önemli özelliği ise, sözlü sözün bağlamsal olmasıdır. Sözlü söz, söylendiği bağlamdan ayrı olarak anlaşılamaz. Örneğin, bir sözün anlamı, söylendiği durum, konuşmacının kimliği ve dinleyicilerin kimliği gibi faktörlere bağlıdır.

Sözlü kültürde, bilgi ve fikirlerin aktarımı, genellikle hikaye anlatımı yoluyla yapılır. Hikayeler, sözlü kültürde önemli bir yere sahiptir çünkü bilgi ve fikirleri eğlenceli ve akılda kalıcı bir şekilde aktarırlar.

Yazılı Kültürün Özellikleri

Ong, yazılı kültürün, sözlü kültürden sonra gelen ve farklı bir düşünce ve ifade biçimine sahip olduğunu savundu. Yazılı kültürün en önemli özelliklerinden biri, yazılı sözün kalıcı olmasıdır. Yazılı söz, yazıldıktan sonra uzun süre saklanabilir ve tekrar tekrar okunabilir. Bu nedenle, yazılı kültürde bilgi ve fikirlerin aktarımı, sözlü kültürdeki kadar geçici değildir.

Yazılı kültürün bir diğer önemli özelliği ise, yazılı sözün soyut olmasıdır. Yazılı söz, söylendiği bağlamdan ayrı olarak anlaşılabilir. Örneğin, bir yazının anlamı, yazıldığı durum, yazarın kimliği ve okuyucunun kimliği gibi faktörlere bağlı değildir.

Yazılı kültürde, bilgi ve fikirlerin aktarımı, genellikle kitaplar, makaleler ve gazeteler gibi yazılı metinler yoluyla yapılır. Yazılı metinler, sözlü kültürdeki hikayeler kadar eğlenceli ve akılda kalıcı olmayabilirler, ancak bilgi ve fikirleri daha kalıcı ve daha ayrıntılı bir şekilde aktarırlar.

Sözlü ve Yazılı Kültür Arasındaki İlişki

Ong, sözlü ve yazılı kültürün birbirini dışlayan iki ayrı kültür olmadığını, aksine birbirleriyle etkileşim halinde olan iki kültür olduğunu savundu. Sözlü kültür, yazılı kültürün ortaya çıkmasından sonra da varlığını sürdürdü ve yazılı kültür, sözlü kültürü tamamen ortadan kaldırmadı.

Sözlü ve yazılı kültür arasındaki etkileşim, birçok farklı şekilde gerçekleşebilir. Örneğin, sözlü kültürdeki hikayeler, yazılı metinlere dönüştürülebilir. Yazılı metinler, sözlü olarak okunabilir veya anlatılabilir. Sözlü ve yazılı kültür arasındaki etkileşim, her iki kültürün de zenginleşmesine ve gelişmesine katkıda bulunur.

Walter Ong’un Çalışmalarının Önemi

Walter Ong’un çalışmaları, sözlü ve yazılı kültür arasındaki ilişkiyi anlamamıza önemli katkılarda bulundu. Ong’un çalışmaları, sözlü kültürün ve yazılı kültürün farklı düşünce ve ifade biçimlerine sahip olduğunu gösterdi. Ayrıca, sözlü ve yazılı kültür arasındaki etkileşimin, her iki kültürün de zenginleşmesine ve gelişmesine katkıda bulunduğunu gösterdi.

Ong’un çalışmaları, medya teorisi, edebiyat teorisi ve tarih gibi birçok farklı alanda etkili oldu. Ong’un çalışmaları, sözlü ve yazılı kültür arasındaki ilişkiyi anlamamıza yardımcı oldu ve bu ilişkinin önemini vurguladı.

Faydalı Siteler ve İlgili Dosyalar

  • Walter Ong’un Çalışmaları Hakkında Daha Fazla Bilgi İçin: https://www.walterong.org/
  • Walter Ong’un Çalışmalarının Önemi Hakkında Daha Fazla Bilgi İçin: https://www.jstor.org/stable/2334209
  • Walter Ong’un Çalışmalarının Medya Teorisi Üzerindeki Etkisi Hakkında Daha Fazla Bilgi İçin: https://www.tandfonline.com/doi/abs/10.1080/01463373.2017.1303981
  • Walter Ong’un Çalışmalarının Edebiyat Teorisi Üzerindeki Etkisi Hakkında Daha Fazla Bilgi İçin: https://www.jstor.org/stable/2334210
  • Walter Ong’un Çalışmalarının Tarih Üzerindeki Etkisi Hakkında Daha Fazla Bilgi İçin: https://www.jstor.org/stable/2334211

Yayımlandı

kategorisi