Yer Çekimini Kim Buldu Ismi

Yerçekimi Teorisini Kim Buldu?

Yerçekimi, Dünya’yı ayaklarımızın üzerinde tutan, Ay’ı Dünya’nın yörüngesinde tutan ve gezegenleri Güneş’in etrafında döndüren kuvvettir. Bu kuvvet, Dünya’nın kütlesinden kaynaklanır ve Dünya’nın yüzeyine yakın olan her şey üzerinde etkilidir.

Yerçekimi teorisinin ilk temelleri, Antik Yunan filozofları tarafından atılmıştır. Platon, Aristoteles ve Pisagor gibi filozoflar, yerçekiminin Dünya’nın merkezinden çıkan bir kuvvet olduğunu öne sürdüler. Ancak bu teoriler, bilimsel olarak kanıtlanmamıştır.

Yerçekimi teorisinin modern gelişimi, 16. yüzyılda Nicolaus Copernicus ile başladı. Copernicus, Dünya’nın Güneş’in etrafında döndüğünü öne sürerek, Aristoteles’in Dünya merkezli evren modelini çürüttü. Bu model, yerçekiminin Dünya’nın merkezinden çıkan bir kuvvet olduğunu öne sürdüğü için, Copernicus’un modeli, yerçekiminin doğasını açıklamak için yeni bir yaklaşım gerektiriyordu.

  1. yüzyılda, Galileo Galilei, yerçekiminin tüm nesneleri aynı şekilde etkilediğini gözlemledi. Bu gözlem, yerçekiminin yalnızca Dünya’nın merkezinden çıkan bir kuvvet olmadığını, aynı zamanda tüm cisimler arasında var olan bir kuvvet olduğunu gösterdi.

Yerçekiminin doğasını açıklamak için en önemli katkıyı, 17. yüzyılda Isaac Newton sağladı. Newton, evrensel kütleçekim yasasını geliştirerek, yerçekiminin tüm cisimler arasında var olan ve kütleleri ile doğru orantılı, aralarındaki uzaklığın karesi ile ters orantılı bir kuvvet olduğunu gösterdi.

Newton’un evrensel kütleçekim yasası, modern fizikte yerçekiminin temelini oluşturmaktadır. Bu yasa, Dünya’nın Ay’ı yörüngede tutmasını, gezegenlerin Güneş’in etrafında dönmesini ve karasal cisimlerin serbest düşmesini açıklamaktadır.

Newton’un Evrensel Kütleçekim Yasası

Newton’un evrensel kütleçekim yasası, şu şekilde ifade edilebilir:

İki kütle arasındaki çekim kuvveti, kütlelerin çarpımına doğru, aralarındaki uzaklığın karesi ile ters orantılıdır.

Bu yasanın matematiksel ifadesi şu şekildedir:

F = G * m1 * m2 / r^2

Burada;

  • F: Çekim kuvveti
  • G: Yerçekimi sabiti (6.67408 * 10^-11 m^3 kg^-1 s^-2)
  • m1: Birinci kütle
  • m2: İkinci kütle
  • r: Kütleler arasındaki uzaklık

Newton’un evrensel kütleçekim yasası, yerçekiminin doğasını açıklamak için oldukça başarılı bir yasadır. Ancak bu yasa, bazı durumlarda eksiklikler göstermektedir. Örneğin, bu yasa, ışık hızına yakın hızlarda hareket eden cisimlerin yerçekimini açıklayamaz.

Albert Einstein’ın Yerçekimi Teorisi

  1. yüzyılda, Albert Einstein, yerçekiminin doğasını açıklamak için yeni bir teori geliştirdi. Einstein’ın teorisi, görelilik teorisinin bir parçasıdır ve yerçekimini, uzay-zamanın eğriliği olarak açıklar.

Einstein’ın görelilik teorisine göre, uzay ve zaman, kütle ve enerjiden etkilenen bir yapıya sahiptir. Kütle ve enerji, uzay-zamanı eğriltir ve bu eğrilik, diğer cisimlerin hareketini etkiler.

Einstein’ın yerçekimi teorisi, Newton’un evrensel kütleçekim yasasından daha genel bir teoridir. Bu teori, ışık hızına yakın hızlarda hareket eden cisimlerin yerçekimini ve kara deliklerin varlığını açıklayabilmektedir.

Yerçekimi Teorisinin Uygulamaları

Yerçekimi teorisi, günümüzde birçok alanda kullanılmaktadır. Bu alanlar arasında;

  • Uzay yolculuğu
  • Atmosfer bilimi
  • Jeofizik
  • Astronomi

Yerçekimi teorisi, uzay yolculuğunda, uzay araçlarına gerekli yörüngeleri ve hızları belirlemek için kullanılmaktadır. Atmosfer biliminde, havanın hareketini ve hava olaylarını açıklamak için kullanılmaktadır. Jeofizikte, Dünya’nın iç yapısını ve jeolojik süreçleri açıklamak için kullanılmaktadır. Astronomi alanında, gezegenlerin ve yıldızların hareketini açıklamak için kullanılmaktadır.

Yerçekimi


Yayımlandı

kategorisi